Öne Çıkanlar

Divan edebiyatında ölen kişinin ardından duyulan acıyı ve üzüntüyü dile getirmek, onun üstün yanlarını anlatmak için yazılan şiirlerin genel adına mersiye denir.

Mersiyenin Genel Özellikleri:

  • Arapça bir kelime olan mersiyenin halk edebiyatındaki karşılığı “ağıt”, İslamiyet öncesi Türk edebiyatındaki adı ise “sagu”dur.
  • Kutsal günlerde, ölüm törenlerinde mersiye okuyan kişiye de mersiyehan denir.
  • Mersiyeler bazen ölenin kaybından doğan teessürü ifade etmek, bazen ölen kişinin meziyetlerini (yiğitliğini, cömertliğini, kahramanlığını) ifade etmek için yazılır.
  • Arapça ve Farsça kelimeler çok olduğundan dili ağırdır.
  • Nazım birimi beyittir.
  • Aruz ölçüsüyle yazılmıştır.
  • Mersiyeler genellikle mesnevi ve terkib-i bent nazım biçimlerinde yazılmıştır.
  • Divan Edebiyatı klasik çağında orta uzunlukta ve tamamı beyitlerden oluşan bir şiir iken, son evrede 8 beyitten ve bunu tamamlayan bendlerden oluşan bir yapıya dönüşmüştür.
  • Tekke Edebiyatı’nın Bektaşi nev’inde Hz. Hüseyin için yazılan mersiyeler çoktur ve meşhurdur.
  • Fuzûli’nin “Hadikatü’s-Süadâ” (Seyyidler Bahçesi) adındaki mersiyesi ünlüdür.
  • Ünlü divan şairi Baki’nin Kanuni Sultan Süleyman’ın ölümü üstüne yazdığı Kanuni Mersiyesi, bu türün en güzel örneklerindendir.

Ayrıca Bkz. Kanuni Mersiyesi