Arasöz ve Vurgu Test-1

1. Arasöz ya da aracümle, cümlede açıklama için kullanılır, çıkarılması cümlenin anlamında ya da anlatımında eksikliğe neden olmaz.

Aşağıdaki cümlelerden hangisinde arasöz ya da aracümle kullanılmıştır?

A) Burgaz Adası'nda bir akşam vakti Sait Faik'i, İstanbul hikayecisini, görmüştüm.

B) Sait Faik'in bütün öykülerini, geçen yaz tatilde okudum.

C) Sait Faik bütün öykülerinin merkezine, bilerek ve isteyerek insanı yerleştiriyor.

D) Geçen hafta aldığı kitaptaki son öyküyü çok beğendi ve herkese okudu.

E) Son zamanlarda romanlar değil, öykü türündeki kitaplar ilgimi çekiyor.

 

2. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde özne açıklayıcısıyla birlikte kullanılmıştır?

A) Kitapları, dosyaları, defterleri -masanın üstündeki her şeyi- topladı.

B) Her akşam, tam güneş batarken, sahilde aynı çay bahçesinde çay içerdik.

C) "Sessiz Ölüm", yazarın son kitabı, geçen yıl büyük ilgi gördü.

D) Öğleden sonra havanın yağışlı, sağanak yağışlı, olacağını söyledi.

E) Biz bu yaz, kim ne derse desin, Uzungöl'e gideceğiz.

 

3. (I) Kültür konusunda en çok beğendiğim söz bir kültür adamının değil, belki inanmayacaksınız ama, bir askerin. (II) Mareşal Foch; "Kültürlü insan olmaz, kültürünü sürekli artıran insan vardır, sadece." diyor, (III) Bu sözde kültür denen şeyin durağan olmadığı, sürekli olarak beslenen, güçlenen, zenginleşen canlı bir varlık olduğu anlatılıyor. (IV) Bunu bir kültür adamının değil de bir askerin söylemesi ayrıca önemli. (V) Çevresindeki bir noktada durmuş, paslanmış kişileri görmüş de söylemiş olmalı.

Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisinde arasöz kullanılmıştır?

A) I.   B) II.   C) III.   D) IV.   E) V.

 

4. "Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar."

Aşağıdakilerden hangisi vurgulanan öğe yönüyle bu atasözü ile özdeştir?

A) Dost, dostun ayıbını yüzüne söyler.

B) Dağ ne kadar yüce ise de yol üstünden aşar.

C) Göz görmeyince gönül katlanır.

D) Cahil adam, meyve vermeyen ağaca benzer.

E) Baş başa vermeyince taş yerinden kalkmaz.

 

5. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde tekrarlanmış dolaylı tümleç kullanılmıştır?

A) Dün yine eski arkadaşlarını, ilkokuldan beri hiç unutmadığı arkadaşlarını, aradı.

B) İki saat süren yağmurdan sonra kentin sokaklarından, Arnavut kaldırımlı sokaklardan, seller akıyordu.

C) Bu sesler, acı çeken bir insan gibi yalvaran sesler, sabaha kadar sürdü.

D) Onunla eylülde, yazın bittiğinin habercisi olan ayda, tanışmıştık.

E) Kapının önünde duran çocuk, şu uzun boylu esmer olanı, sabahtan beri burada bekliyor.

 

6. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde cümlenin öğesi olmayan bir arasöz kullanılmıştır?

A) Geçen hafta çarşamba günü, çok kar yağdığı gün, akşama kadar evde kitap okuduk.

B) Sizin isteğinizi bugün, ne yazık ki, yerine getiremeyeceğiz.

C) Kapıdan girişte sağda oturan iki öğrenciyi, Kemal ve İlker'i, dersten sonra yanına çağırdı.

D) Geçen yıl şubat tatilinde Gümüşhane'ye, Türkiye'nin en küçük şehrine, gitmiştik.

E) Sabah güneş doğmadan önce, saat altı sıralarında, sessizliğin perdesi aralanmaya başlar.

 

7. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde arasöz ötekilerden farklı görevde kullanılmıştır?

A) Geçen pazar, bayramdan bir gün öncesi, Zeki Bey'le telefonla görüştük.

B) Çantamdaki kitaptan, Ziya Osman'ın şiirlerinden, arkadaşlara birkaç şiir okudum.

C) Taha'nın bu davranışına, selam vermeden içeri girmesine, herkes şaşırmıştı.

D) İzmir'den dönüşte Gemlik'te, zeytinleri ile tanınan yerde, mola verdik.

E) Kendisini Hakan ve Uğur'a, iki okul arkadaşına, çok yakın hissediyordu.

 

8. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde zaman vurgulanmamıştır?

A) Sandaldaki işleri o gün yine geç bitmişti.

B) Muhsin, hastaneden eve akşama doğru dönmüştü.

C) Hazırlıkları bitirecek olursak pazar sabahı yola çıkacağız.

D) Samsun feribotu, İstanbul'dan güneş batmak üzereyken hareket etti.

E) Her gün pencerenin önüne oturup çocukların eve dönüsünü beklerdi. 

 

9. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde arasöz tamlayanın açıklayıcısı durumundadır?

A) Bu çocukta; kapıdan çıkarken fark ettim, bir şey ilgimi çekmişti.

B) Dün okumaya başladığı kitabı, Ali'den aldığını, gece sabaha kadar okumuş.

C) Yanında duran adamın, mavi ceketli olanının, bakışları ürkütücüydü.

D) O gün akşam bizim bahçede, az kalsın, yangın çıkıyordu.

E) Bugüne kadar bizi hiç sormayanlar, hata yapacağımız günü bekleyenler, şimdi arar oldular.

 

10. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde özne vurgulanmıştır?

A) Aynı türden pek çok kitap okuması, okuyucuya ne kazandırır?

B) Bu güzel şiirleri, bundan yüz yıl önce kim yazmış?

C) Sanatçı eserlerinde sürekli aynı konuları mı işler?

D) Yahya Kemal'e de güvenmeyecek olursanız hangi sanatçıya inanacaksınız?

E) Bu kitabı okumanızı, size geçen hafta söylemiştim.

 

11. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde, arasöz zarf tümlecinin açıklayıcısıdır?

A) Deniz ve Okan, tatilde tanıştığımız çocuklar, geçen hafta buraya geldiler.

B) Geçen yaz Samsun ve Ordu'yu, çocukluğumun geçtiği şehirleri, birer hafta gezdim.

C) Biz adaya geldikten üç gün sonra, sanırım pazartesi günüydü, havalar soğudu.

D) Kadir Amca'ya, her gün yiyeceklerimizi taşıyan bu sevimli adama, hayran kalmıştım.

E) Cem'in son isteği, sadece bizi değil, kamptaki herkesi şaşırttı.

 

12. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde eylemi yapan vurgulanmıştır?

A) İşten çıktıktan sonra, biz arkadaşlarla her akşam burada buluşurduk.

B) Bütün yazıları okuyup sonra dışarı çıktı.

C) Yarın akşam, sen bu çocukları benim yanıma getir.

D) Boşa geçen günlerin hesabını bizden sormamalısın.

E) Yılların nasıl geçtiğini belki sen de anlamayacaksın.

 

13. Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde dolaylı tümleç vurgulanmıştır?

A) Fukaranın düşkünü beyaz giyer kış günü.

B) Gözü tanede olan kuşun, ayağı tuzaktan kurtulmaz.

C) El yumruğu yemeyen, kendi yumruğunu değirmen taşı sanır.

D) Düşmanın karınca ise de hor bakma.

E) Denizdeki balığın pazarlığı olmaz.

 

14. Aşağıdakilerden hangisinde arasöz öznenin açıklayıcısı olarak kullanılmıştır?

A) Çoğu kez kalabalıklara, düşünme yetisini yitirmiş kişilere, gerçeği anlatamazsınız.

B) Sanatçı, yazar, düşünür, kısaca düşünen herkes, yalnız yaşadığı günlerin insanı değildir.

C) Yazar kimi zaman kendini çok sevenleri, hatta dostlarını, kırmayı göze almalıdır.

D) Sanatçı yalnız yaşadığı çağa değil, geleceğe, belki kendisinden yüzyıllar sonrasına, seslenir.

E) Bazı topluluklar, her nedense, kendilerine gerçeğin anlatılmasından hoşnut olmazlar.

 

15. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde cümlenin öğesi olmayan bir arasöz kullanılmıştır?

A) Karanlık çökünce, nasıl oldu bilmem, gündüzün ihanetini anladım.

B) Kuşlar, o sevimli varlıklar, umutla uğurladı geceyi.

C) Sonunda o odada kimsesiz, yalnız başıma kaldım.

D) Artık bana kimseler, boşuna, bu çağı anlatmasın.

E) Bu ses ötelerden, asırlar öncesinden, geliyordu.

 

16. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde bir öğe yinelenerek kullanılmıştır?

A) Otuz yıl boyunca hiç yakınmadan Erzurum'da, sekiz ay kışın sürdüğü şehirde, kaldı.

B) Derenin yaz-kış kurumayan suları böğürtlen fidanlarını yükseltmiş, iki tarafa yemiş dolu bir çit çekmişti.

C) Karşı karşıya oturup yalnız kaldığımız zaman, bu adamın benimle göz göze gelmekten çekindiğini hissettim.

D) Kimsenin işine karışmayan, çalışkan, kendi hâlinde, dürüst bir adam olduğunu biliyorduk.

E) Murat Bey'le yıllar sonra, soğuk bir sonbahar akşamında Üsküdar vapur iskelesinde karşılaştı.

 

CEVAP ANAHTARI

1-A  2-C  3-A  4-C  5-B  6-B  7-A  8-E  9-C  10-B  11-C  12-E  13-B  14-B  15-A  16-A


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir