Anlatım Biçimleri Test-5

1. Asilzadelerden oluşan bir grup kurt avına çıkar. Vakit gece, ıssız bir ay aydınlığı var. Alevlenmiş gibi yanan ayın üzerinden bulutlar geçiyor. Siyah ormanlar ufuklara kadar dayanıyor. Tabiatın böyle tenha bir saatinde avcılar, birbiri ardından elleri tetikte yürüyorlar. Bir aralık avcıların en tecrübelisi yere yatıyor ve yerde taze tırnak izleri görüyor, avcılara haber veriyor. Bu izler oradan az önce geçmiş iki kurtla iki yavrusunun izleridir.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinde verilenlerden yararlanılmıştır?

A) Tanımlama – açıklama

B) Betimleme – karşılaştırma

C) Tartışma – öyküleme

D) Betimleme – öyküleme

E) Açıklama – örneklendirme

 

2. Yolunuz bir köye düşer. Beyaz badanalı gösterişsiz bir binada, kırık dökük sıralar üzerinde, ders aracı adına kara tahta ile tebeşiri güçlükle sağlayan, okulun bayrağını aylığından satın almış başarılı bir öğretmenle karşılaşırsınız. Öğrencileri ateş gibidir. Sizi “Günaydın!” diye karşılamış, sorularınızı da pek güzel cevaplandırmışlardır.

Bu parçanın anlatımı ile ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi doğrudur?

A) Yazar öznel düşüncelerini dile getirmiştir.

B) Karşıt kavramlar bir arada kullanılmıştır.

C) Bazı kavramlar tanımlanmıştır.

D) Öğretici bilgilere yer verilmiştir.

E)Yazar gözlemlediği bir yeri anlatmıştır.

 

3. Sanatçı bilgin değildir, bilgin de sanatçı olamaz. Sanatçının kişiliğinde duygusallık ağır basar. Başarılı sanatçılar, duygusallıklarına belli konularda gem vurabilen, onu, ölçülü kullanabilen kişilerdir. Oysa bilimde duygusallığa yer yoktur. Bilginin bir sanatçı gibi sezgilere ihtiyacı vardır, ama bir sanatçı gibi sezgilerini kullanamaz, denetlemek zorundadır.

Parçada, aşağıdaki tekniklerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Açıklama

B) Tanımlama

C) Karşılaştırma

D) Örneklendirme

E) Tartışma

 

4. Beni, başkalarının bildirdiklerine inanmamakla suçluyorlar. “Senin aklının eremeyeceği şeyler yok mudur? Akılca senden üstün kimseler olduğunu kabul etmez misin?” diyorlar. Bütün işlere aklımın erebileceğini söyledim mi ben? Benim anlamayacağım işler çok. Kendi aklımın yetersizliğini kabul edebilirim. Ancak insanoğlunun aklının yetersiz olacağını kabul edemem. Yalnız benim aklım değil, kişioğlunun aklını küçük görüyorsunuz; akıl üzerinde birtakım güçler bulunduğunu, akıldan çok onlara önem vermek gerektiğini söylüyorsunuz.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Tartışma

B) Karşılaştırma

C) Öyküleme

D) Betimleme

E) Örneklendirme

 

5. Edebiyatın görünür amacı betimleme, biliminki de açıklamadır. Bununla birlikte sonuçta her ikisi de insanın; okuduğunu, gördüğünü anlama çabasını gerektirir. Bilim, bilimsel bilginin oluşmasına yardım edecek bir anlatım yolu izler. Anlattıklarını kanıtlamaya çalışır. Edebiyat ise bundan kaçınır. O hiçbir şeyi kanıtlamak zorunda değildir. Bu da edebiyatı özgün kılar.

Bu parçanın anlatımında, özellikle aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Betimleme

B) Örneklendirme

C) Karşılaştırma

D) Tanımlama

E) Açıklama

 

6. Yeryüzünü ve atmosferi ısıtan temel enerji kaynağı Güneş’tir. Güneş ışınları bir bölgeye dik olarak yansırsa ısınma artar, eğik olarak yansırsa ısınma azalır. Yeryüzü ve atmosferin ısınması, “güneşlenme” ve “ışıma” olayları ile gerçekleşir. Işıma, yeryüzünün Güneş’ten aldığı ısıyı atmosfere vermesi olayıdır. Yeryüzüne ulaşan Güneş ışınları yeryüzünü ısıtır ve atmosfere yansır.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangilerinden yararlanılmıştır?

A) Betimleme – karşılaştırma

B) Tanımlama – tartışma

C) Açıklama – örneklendirme

D) Öyküleme – tartışma

E) Açıklama – tanımlama

 

7. İstasyon gerilerde kaldı. Büyük, yoğun taş… Puslu ışıkları yaygın… Acı soğuk… Atların nalları buzu kırıyordu. Sokak lambaları ölü ölü mat aydınlıkta… Ayak parmaklarım sızlıyordu, dizlerim donuyordu. Ağaçlar çıplak katı… Şehir tortoptu, dumansızdı, büzülmüştü. Mangallarda kıvılcımlar bile sönmek üzeredir. Üstlerini örten kül çoktan soğumuştur. Çenelerim birbirine vuruyordu.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Belirli bir an ile ilgili gözlemlere başvurulmuştur.

B) Yazarın çevreye olumsuz bakışı söz konusudur.

C) Niteleyici sözcüklere yer verilmiştir.

D) Açıklayıcı anlatım biçiminin örneğidir.

E) Yazar, yer yer hayal gücünden yararlanmıştır.

 

8. İnsanların gezip görme, eğlenme, dinlenme, kültürel, sanatsal ya da sportif faaliyetlere katılma ve ibadet düşüncesiyle belli bir süre için, bir yerden başka bir yere gidip kalmak şeklindeki etkinliklerine turizm denir. Turizm etkinlikleri ülke içinde turizmi ve yabancı ülkelerden gelenlerin oluşturduğu turizmi kapsar.

Bu parçanın anlatımında, özellikle aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Betimleme

B) Karşılaştırma

C) Tanımlama

D) Açıklama

E) Örneklendirme

 

9. Bilan sırtlarında çamlar altındayım. Bin metre aşağıda İskenderun Ovası ve şehir, soluk almaya mecalsiz, güneş altında dümdüz yatıyor. Gölgelik içinden o kızgın yerlere hayretle bakıyorum. Ben o kadar rahatım, öyle huzur ve saadet verici tatlı rüzgâr karşısındayım ki gözle görünen bir yerde sıcaktan bunalmış, güneşten usanmış insanların bulunabileceğine inanmıyorum. Aşağısı bana çok uzak, çok korkunç, yarı yalan gibi görünüyor.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

A) Betimlemede kişisellik ağır basmaktadır.

B) Bilimsel bilgilerden yararlanılmıştır.

C) Öyküleme tekniğine başvurulmuştur.

D) Bazı kavramlar tanımlanmıştır.

E) Karşılaştırmalara başvurulmuştur.

 

10. …Bitkin bir halde, bir akşamüstü, altı saat boyunca hiç durmaksızın yo! aldıktan sonra bir köye varıyoruz. Mevsim sonbahar, hava soğuk… Adeta bir taş yığınının içine düşüyoruz. Zaten köy dediğin yer hep bu taş yığınlarından ibarettir. Bütün gece, burada nasıl barınacağız? Acaba üstü kapalı bir ev bulamayacak mıyız? Atlarımızdan inip, kendilerine bir kovuk arayan kurtlar gibi dolaşıyoruz; her yere, her köşeye başvuruyoruz.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

A) Betimleyici anlatım biçimi ağır basmaktadır.

B) Karşılaştırmalardan yararlanılmıştır.

C) Bazı kavramlar tanımlanmıştır.

D) Öyküleme tekniğinden yararlanılmıştır.

E) Nesnel yargılar ağır basmaktadır.

 

11. Bütün ulusların tarihinde ilk yazılı ürünler şiir biçiminde oluşturulmuştur. Günümüze değin yaşarlığını korumuş olan edebiyat ürünlerine baktığımızda bu saptamanın doğru olduğunu görürüz. MÖ VIII. yüzyılda yaşamış olan Heseidos köy yaşamını, köylülüğün işlerini şiirsel bir çatı içinde dile getirmiştir. Yasa yapıcısı ünlü düşünür Solon siyasal içerikli özdeyişlerini, yasalarla ilgili görüşlerini ölçülü olarak biçimlendirmiştir. Latin şairi Vergilius, Romalılara toprağı sevdirmek için şiire başvurmuş, çiftçilik şiirleri yazmıştır.

Yazar ilk cümledeki görüşünü inandırıcı kılmak için aşağıdaki yollardan hangisine başvurmuştur?

A) Kanılarını öne çıkarma

B) Örneklendirme

C) Betimleyici anlatım tekniği

D) Tartışmacı anlatım biçimi

E) Açıklayıcı anlatım biçimi

 

12. Bulutlarıma, atmosfer ve iklim olaylarını etkileyen bir iklim olayıdır. Bulutlar, Güneş ışınlarının doğrudan yeryüzüne ulaşmasını engeller. Böylece yeryüzü Güneş’ten daha az enerji alır. Bulutlar Güneş enerjisinden yararlanmayı azaltır. Açık günlerin fazla olduğu iklim bölgelerinde Güneş enerjisinden daha fazla yararlanılmaktadır.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Bilimsel bilgilere yer verilmiştir.

B) Açıklayıcı anlatım yoluna başvurulmuştur.

C) Terimler kullanılmıştır.

D) Bir düşünce kanıtlanmaya çalışılmıştır.

E) Öznel yargılara yer verilmemiştir.

 

13. Taze ceviz zamanı gelince, beyaz beyaz süt gibi ceviz topaklarının, enli incir yapraklarının koyu yeşili üstündeki görünüşlerine doyum olmazdı. Akşamüstleri, bütün gün yapraklardan sızan incir sütünün kokusuyla karışan cevizin iyotlu kokusu, yeni kesilmiş karpuzlar gibi kokar, deniz kıyılarının serinliğini duyururdu.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin özellikle hangisinden yararlanılmıştır?

A) Betimleme

B) Açıklama

C) Karşılaştırma

D) Öyküleme

E) Örneklendirme

 

14. Sirkteki oyunları bir küçük çocuk heyecanıyla seyrediyoruz, ellerimiz bir küçük çocuğun elleri gibi çırpınıyor. Küçülüyoruz, mini minileşiyoruz. Bizimle birlikte belki bine yakın kocaman insan, çocukluğunu yeniden buluyor. Çocukluk insana o kadar çabuk geri dönüyor ki, adeta onu içimizde gizli bir yerde saklıyor gibiyiz. İstediğimiz zaman o, bir saniyede bizi buluveriyor. Oyunların bitmesi ile içimizi bir hüzün kaplıyor, yaşamın katı gerçeği yeniden karşımıza çıkıyor.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Öyküleme tekniğinden yararlanılmıştır.

B) Kişisel duygulara yer verilmiştir.

C) Benzetme sanatına başvurulmuştur.

D) Bir kavram ile ilgili düşünceler ortaya konulmuştur.

E) Betimleme tekniğine başvurulmuştur.

 

15. Salah Birsel, denemelerinde, okuru kitaplar arasında dolaştırarak, onun ayrı ayrı insanlık durumları üzerinde kafa yormasını sağlar. Yelpazesini sürekli açarak okurun ayrıntılar üzerinde yoğunlaşmasını sağlayan sanatçı, okura birey ve toplumun bir parçası olarak varlığını kavratır. Olaylar, kimi zaman aşırı biçimde ince ayrıntılara bölünür. Bu durum, incelikler üzerinde durma alışkanlığı kazanmamış okurların tepkisine neden olur.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden yararlanılmıştır?

A) Açıklama

B) Karşılaştırma

C) Örneklendirme

D) Betimleme

E) Tanık gösterme

 

16. Ege Bölgesi genelinde tarımdan geçimini sağlayan nüfus fazladır. Bu yüzden bölgede tarımsal faaliyetler yoğun olarak sürdürülür. Bölgede iklim ve toprak şartlarının farklı olması, çeşitli tarımsal sistemlerin oluşmasını ve buna bağlı olarak değişik ürünlerin yetişmesini sağlamaktadır. Nitekim Ege bölümünün kıyı kesiminde turunçgiller ve zeytin yetiştirilirken, İç Batı Anadolu’da tahıl tarımı ön plana geçer. Bazı ürünler bol miktarda ve sadece Ege bölümünde yetişir. Bunlar çekirdeksiz üzüm, incir, uzun lifli pamuktur.

Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

A) Betimlemelerden yararlanılmıştır.

B) Açıklayıcı anlatım tarzına başvurulmuştur.

C) Karşılaştırmalardan yararlanılmıştır.

D) Kesin, sayısal bilgilere yer verilmiştir.

E) Anlatımda duygular ağır basmaktadır.

 

17. Yeni şiir başka, yeni şair başka. Yeni şiir dıştadır, yani bugün yeni denilen şey, dış bakımından eskiye benzemeyen şeydir. Değişiklik kalıptadır; öz değişmemiş olabilir. Yeni şair ise şiire, kendisinden önce gelenlerin eserlerinde bulunmayan bir öz getirmiş olan adamdır. Onun şiiri dıştan bakılınca eski şiire benzeyebilir. Nedim de Bakî gibi, Fuzulî gibi gazeller, kasideler yazar, hem de aynı konularda yazar. Ama içten bakınca onun şiirinin Baki’nin şiirinden, Fuzuli’nin şiirinden apayrı olduğunu görürsünüz.

Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinde verilenlerden yararlanılmıştır?

A) Tartışma – karşılaştırma

B) Betimleme – öyküleme

C) Karşılaştırma – örneklendirme

D) Tartışma – örneklendirme

E) Karşılaştırma – tanık gösterme

 

CEVAP ANAHTARI

1-D  2-E  3-C  4-A  5-C  6-E  7-D  8-C  9-A  10-D  11-B  12-D  13-A  14-E  15-A  16-B  17-C


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir